Yirmi bir nokta on iki
Karanlık sana söylüyorum karanlık.
Sonsuz gecenin; bitmeyen dakikaları,
saniyeleri.
Her geçen dakika uzaklaştırıyor ve
her arkamda bıraktığım saniye yakınlaştırıyor.
Doğuya mı gitsem, batıya mı?
Kuzey, evet; kuzeye gitmeliyim.
Neredeydik; şef Seattle' ın
eyaletindeyiz değil mi?
Bu karamsarlık, ancak Bristol'de mi
olur? Güldürme beni, Bristol kadar kasvetli değil burası.
Başımın altında yumuşak bir şey
var.
Karanlık, sana söylüyorum karanlık;
rüya görüyoruz.
Evet evet, saat 21.12 bir de.